Merhaba! Ben Damla. Beşinci sınıf öğrencisiyim. Geçen gün sosyal bilgiler dersinde öğretmenimiz bize. “Çocuklar, haftaya sınıfta bir münazara yapacağız. Sizleri kızlar ve erkekler olmak üzere iki gruba ayıracağım. Konumuz: Teknoloji. Bir grup teknolojinin yararlarını, bir grup ise zararlarını ele alacak.” dedi. Sınıfta bir tufan koptu. Bir arkadaşım, “Peki, hangi grup zarar hangi grup yararlarını anlatacak öğretmenim.” dedi. “Bunu yazı tura ile belirleyeceğiz?” dedi öğretmenimiz. Öyle de yaptık. Kurada biz kızlara teknolojinin yararları, erkeklere de zararları çıktı.
Biz öncelikle üç kişiyi sözcü olarak seçtik. Ben, Beyza ve Nisa. Sonra hepimiz evlerimizde teknolojinin yararlarını biraz araştırdık. Okulda da öğrendiğimiz bilgileri birleştirerek kâğıtlara yazdık ve söylememiz gerekenlere çalıştık.
Bir haftayı böyle hazırlanarak geçirdik ve münazara günü geldi çattı. Hepimiz çok heyecanlıydık. Erkekler de aynı bizim gibi hazırlanmışlardı. Öğretmenimizin komutu ile münazara başladı.
Bizim gruptan ilk ben söz aldım. “Öncelikle teknolojinin bize olan faydaları say say bitmez. Örneklendirecek olursak, mesela dersleri daha iyi anlayabilmemiz için akıllı tahtamız, ya da en basitinden bizleri aydınlatan ışıklarımız, ne kadar uzakta olursa olsun konuşabilmemizi sağlayan akıllı telefonlarımız var. İnternet sayesinde dünyadaki bilgilerin çoğuna ulaşabiliyoruz. Mesela birçok bilimde olduğu gibi tıpta da teknolojik buluşlar ve ilerlemeler sayesinde birçok hastalığa çare bulunabiliyor. Bunun yanı sıra ulaşımda, haberleşmede, eğitimde ve daha birçok alanda teknoloji hayatımıza kolaylıklar getiriyor. Böylelikle teknoloji hayatımızı kolaylaştıran en büyük en etkileyici unsurdur diyebiliriz.” diyerek yerime oturdum.
Karşı takımdan da bir kişi savunmasını yaptı. “Evet, Damla haklı öğretmenim fakat teknolojinin zararları da çok fazla. Mesela arkadaşımızın da az önce örneklendirdiği akıllı telefonlar. İnsanlar artık o kadar bağımlı olmuşlar ki etraflarındaki olayların farkında bile değiller. Özellikle öğretmenlerimden duyduğum kadarıyla, bu devrin çocuklarının hayatları telefon, tablet, bilgisayar olmuş. Oysaki çocuklarımızın geleceklerini teknoloji yönetmemeli. Hele hele kitaplarımız dururken. Sırası gelmişken şunu da belirtmek isterim. Bu zamanda artık teknoloji bizi kitaplara dokunup koklamaktan bile yoksunlaştırdı.
Kitap almanın mutluluğunu bizden aldı. Kitapları bile tabletten ya da akıllı telefonlardan okuyor olduk. Bu en acı olanı değil mi sizce? Ülkemizde trafik kazalarının yüzde altmışı akıllı telefonlar yüzündenmiş. Göz hastalıklarının da yüzde ellisi akıllı telefonlar, tabletler, televizyonlar ve bilgisayarlar yüzündenmiş.” dedi ve Nisa söze katıldı. “Söylediklerin doğru olabilir, yine de bu, böyle zararların önüne geçemeyeceğimiz anlamına gelmiyor. Yani bence bunları protestolar yaparak ya da sosyal medyayı kullanarak farkındalık oluşturabiliriz. Bakın bu cümleyi kurarken bile teknolojiden, sosyal medyadan yardım alarak kuruyorum. Yani anlayacağınız üzere teknoloji her yerde ve biz de bundan faydalanıyoruz. O artık hayatımızın çok önemli bir parçası haline gelmiş durumda.” dedi ve yerine geçti.
Öğretmenimiz de bizi dinleyip puanlar veriyordu. En sonunda bu puanları toplayıp hangi grubun kazandığını açıklayacaktı. Konuşma sırası karşı takımdaydı.
Emir kalktı. ”Teknoloji hayatımızı gerçekten çok fazla değiştirdi. Eskiden evlerde aileler bir araya gelirdi, yemekler yenir, oyunlar oynanır, sohbetler edilirdi. Ama o günlerden hiç eser kalmadı. Artık aileler çok az bir araya geliyorlar. Evlerde yemek yerken bile herkesin elinde bir teknoloji aleti oluyor. Ailelerimizden uzaklaşır olduk. Ben bunu kendi hayatımda fark ettim. Nasıl mı? Bir gün evde oturuyorken elektrik kesilmişti. Telefonlarımızın şarjları da bitince ailemle baş başa kaldım. Onlarla konuştum, sıkıntılarımızı anlattık. Annem, babam ve kardeşim de gün içerisinde neler yaptıklarını anlatabildiler. Elektrikler de gelince biz bir duraksadık. Şunu düşündüm ki, ben ailemle konuşmayalı çok olmuş ve onlarla konuşmayı çok ama çok özlemişim. Meğer teknoloji elimden ailemi almış, geç de olsa bunu fark ettiğime sevindim.” dedi.
İki takımdan da son bir kişi kalmıştı. Sıra bizde olduğu için Beyza kalktı. “Teknoloji artık çok gelişti. Tek bir tuş ile bir sürü iş halletmemiz sizce de çok harika değil mi? Ya da cansız bir yapay zekâ robotunun biz insanların yaptığı şeylerin aynısını ve daha fazlasını yapabilmesi, bir aletin kendi ürettiği hava ile o ortamı ısıtabilmesi ve soğutabilmesi geçmişteki şartlara göre çok zordu.” dedi.
Son konuşmayı da Mehmet yaptı. “Teknoloji hayatımızı olumsuz da çok etkiledi. Örneğin evlerimize bağlı olan internetler vb. teknolojik aletler bulundukları ortamlara radyasyon yayıyor. Bu yaydıkları radyasyon bizim için çok zararlı. Kanser hastalığına yol açabiliyor. O da ölüme tabii. Bunun dışında bu zamanda tüm ülkeler doğal olarak teknolojiyi çok kullandığı için birbirlerini yine teknoloji üzerinden tehdit edebiliyorlar. Birbirlerinin sırlarını öğrenip güvenlik tehdidi oluşturabiliyorlar.” dedi.
Böylece münazara sona erdi. Hepimiz kimin kazandığını çok merek ediyorduk. Sonunda öğretmenimiz. ”Evet, çocuklar, iki takımın da puanlarını topladım. Birinciyi açıklamadan önce şunları söylemek istiyorum, her iki takım da gerçekten çok iyi hazırlanmış. Konular hakkında çok iyi araştırmalar yapmışsınız ve mutlaka bunlardan birer ders çıkarmışsınızdır. Teknoloji yararlarıyla olsun, zararlarıyla olsun hayatımızın vazgeçilmez bir parçası. Hayatımızdaki yeri de çok büyüktür. Evet, arkadaşlarınızın söylediği gibi zararları da oldukça fazla fakat inşallah ileride bunlar da önlenir. Bilinçli ve dikkatli kullanırsak hem teknolojimizden her anlamda faydalanabiliriz hem de hayatımızı ele geçirmesini engelleyebiliriz. Çocuklar geleceğimiz sizsiniz. Tabii ki de teknoloji olmadan ilerleyemeyiz diyoruz. Fakat çocuklarımız genellikle teknolojiyi eğitim için değil oyun için kullanıyorlar. Bu durum insanın canını sıkmaktadır. Sizler belki bunu anlayacak yaşta değilsiniz ama ebeveynleriniz bu konuda size örnek olmalıdır. Çünkü büyükler ne yapıyorsa küçükler onları taklit ediyor. Neyse lafı daha fazla uzatmadan en iyisi sonucu açıklayayım.” dedi öğretmenimiz.
Sınıftan çıt çıkmıyordu çünkü herkes çok heyecanlıydı. Pür dikkat öğretmenimizi izliyorduk. İki takımın da puanları eşit olduğu için durum berabere sonuçlandı. Hepimiz şoktaydık. Birbirimizi tebrik ettik. Mutluyduk çünkü kaybeden yoktu! Yarışmada kaybeden yoktu ama hayatımızı da kaybetmemek için teknolojiyi bilinçli kullanmamız gerektiğini öğrendik.